

Cümle Örnekleri:
Er hat die Scheinwerfer abgeblendet.
O, farları kıstı.
Bitte blende das Fernlicht rechtzeitig ab.
Uzun huzmeli farları zamanında kıs.
Beim entgegenkommenden Verkehr sollte man rechtzeitig abblenden.
Karşıdan gelen trafik olduğunda zamanında farları kısmak gerekir.
Ich vergesse immer, meine Lichter in der Stadt abzublenden.
Şehirde farlarımı kısmayı hep unutuyorum.
Er wurde vom Gegenverkehr geblendet, weil der Fahrer nicht abblendete.
Karşıdan gelen araç yüzünden gözü kamaştı çünkü sürücü farları kısmadı.