Almanya'da CO₂ vergisinin artması, önümüzdeki yıllarda benzin ve dizel fiyatlarında önemli artışlara neden olacak. 2025 yılı itibarıyla CO₂ vergisinin yükselmesiyle birlikte, akaryakıt ve ısınma maliyetlerinin ciddi şekilde artması bekleniyor.
ADAC Trafik Birimi Başkanı Stefan Gerwens, 2025'te ulusal CO₂ fiyatının ton başına 55 avro, 2026'da ise en fazla 65 avro olacağını belirtti. 2027'den itibaren sabit fiyat uygulamasının sona ermesiyle, fiyatların Avrupa pazarı tarafından belirleneceğini ifade etti.
Gerwens, 2026'da benzin fiyatlarının litre başına en fazla 3 sent, dizel fiyatlarının ise 3,1 sent artacağını öngörüyor. Ancak, 2027'den itibaren bu artışların en az iki katına çıkması ve yakıt fiyatlarının litre başına 35 ila 38 sent artması bekleniyor. 2030'a yönelik tahminler ise litre başına 20 sent ile 1 avro arasında değişiyor.
Bu yükselişler, özellikle işe gidip gelenler için ciddi bir mali yük oluşturacak. ADAC, çalışanların üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla işe gidip gelme ödeneğinin kalıcı olarak artırılmasını ve düşük gelirli haneler için "iklim parası" uygulamasının hayata geçirilmesini talep ediyor.
Gerwens, destek sağlanmadan bu reformun halk nezdinde kabul görmesinin zor olacağını belirterek, özellikle araca bağımlı kişilerin büyük bir baskı altında kalacağını ifade etti.
Ayrıca, Avrupa'da doğal gaz fiyatları, düşük hava sıcaklıkları ve azalan stoklar nedeniyle son iki yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu durum, haneler ve işletmeler için ek maliyetler anlamına geliyor.
Uzmanlar, sürücüler ve haneler için destek çağrısında bulunarak, artan enerji maliyetlerinin toplumun geniş kesimlerini olumsuz etkileyeceğini vurguluyor.
ADAC Trafik Birimi Başkanı Stefan Gerwens, 2025'te ulusal CO₂ fiyatının ton başına 55 avro, 2026'da ise en fazla 65 avro olacağını belirtti. 2027'den itibaren sabit fiyat uygulamasının sona ermesiyle, fiyatların Avrupa pazarı tarafından belirleneceğini ifade etti.
Gerwens, 2026'da benzin fiyatlarının litre başına en fazla 3 sent, dizel fiyatlarının ise 3,1 sent artacağını öngörüyor. Ancak, 2027'den itibaren bu artışların en az iki katına çıkması ve yakıt fiyatlarının litre başına 35 ila 38 sent artması bekleniyor. 2030'a yönelik tahminler ise litre başına 20 sent ile 1 avro arasında değişiyor.
Bu yükselişler, özellikle işe gidip gelenler için ciddi bir mali yük oluşturacak. ADAC, çalışanların üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla işe gidip gelme ödeneğinin kalıcı olarak artırılmasını ve düşük gelirli haneler için "iklim parası" uygulamasının hayata geçirilmesini talep ediyor.
Gerwens, destek sağlanmadan bu reformun halk nezdinde kabul görmesinin zor olacağını belirterek, özellikle araca bağımlı kişilerin büyük bir baskı altında kalacağını ifade etti.
Ayrıca, Avrupa'da doğal gaz fiyatları, düşük hava sıcaklıkları ve azalan stoklar nedeniyle son iki yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu durum, haneler ve işletmeler için ek maliyetler anlamına geliyor.
Uzmanlar, sürücüler ve haneler için destek çağrısında bulunarak, artan enerji maliyetlerinin toplumun geniş kesimlerini olumsuz etkileyeceğini vurguluyor.
