Şart bildirir.
Eğer, şayet anlamlarına gelir.
Yan cümle yapar; yüklem sona gider.
Temel cümleden önce ya da sonra gelebilir.
"Falls" zaman bildirmez.
Şart bağlamında "wenn" ve "falls" aynı gibi görünse de aralarında bir fark vardır.
"Wenn"de şart muhtemelen gerçekleşecektir. Falls'te ise şartın yerine gelip gelmeyeceği belli değildir. Yani wenn de daha olasılıklı bir şart, falls de olasılığı belirsiz bir şarttan bahsedildiğini düşünebiliriz.
Wenn das Wetter gut ist, gehen wir ins Kino.
Havanın iyi olması > olasılık var.
Falls das Wetter gut ist, gehen wir ins Kino.
Havanin iyi olma ihtimali belli değil. Muhtemelen olmayacak.
Örnekler:
Falls ich Zeit habe, gehe ich einkaufen.
Vaktim olursa alışverişe giderim.
Falls es regnet, bleiben wir zu Hause.
Yağmur yağarsa evde kalırız.
Falls du Hilfe brauchst, kannst du mich anrufen.
Yardıma ihtiyacın olursa, beni arayabilirsin.
Eğer, şayet anlamlarına gelir.
Yan cümle yapar; yüklem sona gider.
Temel cümleden önce ya da sonra gelebilir.
"Falls" zaman bildirmez.
Şart bağlamında "wenn" ve "falls" aynı gibi görünse de aralarında bir fark vardır.
"Wenn"de şart muhtemelen gerçekleşecektir. Falls'te ise şartın yerine gelip gelmeyeceği belli değildir. Yani wenn de daha olasılıklı bir şart, falls de olasılığı belirsiz bir şarttan bahsedildiğini düşünebiliriz.
Wenn das Wetter gut ist, gehen wir ins Kino.
Havanın iyi olması > olasılık var.
Falls das Wetter gut ist, gehen wir ins Kino.
Havanin iyi olma ihtimali belli değil. Muhtemelen olmayacak.
Örnekler:
Falls ich Zeit habe, gehe ich einkaufen.
Vaktim olursa alışverişe giderim.
Falls es regnet, bleiben wir zu Hause.
Yağmur yağarsa evde kalırız.
Falls du Hilfe brauchst, kannst du mich anrufen.
Yardıma ihtiyacın olursa, beni arayabilirsin.