"lassen" fiili;
Esas fiil ve yardımcı fiil olarak kullanılabilir.
Lassen fiilinin çekimi:
Lassen fiilinin kullanım alanları:
1) lassen: bırakmak -Bir şeyi / birini bir yerde bırakmak / Bir alışkanlığı vb. bırakmak / bir şeyi olduğu gibi bırakmak
Esas fiildir. Perfekt hali: hat+gelassen
Ich lassen meine Tasche zu Hause.
Ich habe meine Tasche zu Hause gelassen.
Çantamı evde bıraktım.
Ich lasse das Rauchen.
Ich habe das Rauchen gelassen.
Sigara içmeyi bıraktım.
2)lassen: A2 seviyesinde görülen bir konudur. Bir işi başkasına yaptırmak, ettirgen fiil olarak kullanılır.
Yardımcı fiil olur; esas fiil, mastar halde sona gider.
Ich lasse mein Auto reparieren.
Arabamı tamir ettiriyorum.
Perfekt'te ise; esas fiilden farklı olarak; hat + esas fiilin mastar hali + lassen fiilinin mastar hali kullanılır.
Ich habe mein Auto reparieren lassen.
Arabamı tamir ettirdim.
3)lassen: izin vermek-vermemek
Yardımcı fiildir.
Ich lasse meine Tochter mit dem Computer spielen.
Ich habe meine Tochter mit dem Computer spielen lassen.
Perfekt > hat + fiil mastar + lassen
yardımcı fiil olarak kullanıldığı durumlarda perfekt aynı şekilde...
4)sich lassen: Pasif bir anlam verir. "...-ebilir, ...-abilir" anlamlarını verir.
Das Fahrrad lässt sich nicht mehr reparieren.
Bisiklet artık tamir edilemez.
Anlamı: "Das Fahrrad kann nicht repariert werden" cümlesi ile aynıdır.
Perfekt hali;
Das Fahrrad hat sich nicht mehr reparieren lassen.
Olumlu: Das Fahrrad lässt sich reparieren
Das Fahrrad hat sich reparieren lassen.
Bisiklet tamir edilebilir/... tamir edilebilirdi.
Esas fiil ve yardımcı fiil olarak kullanılabilir.
Lassen fiilinin çekimi:
ich | lassen |
du | lässt |
er-sie-es | lässt |
wir | lassen |
ihr | lasst |
Sie/sie | lassen |
Lassen fiilinin kullanım alanları:
1) lassen: bırakmak -Bir şeyi / birini bir yerde bırakmak / Bir alışkanlığı vb. bırakmak / bir şeyi olduğu gibi bırakmak
Esas fiildir. Perfekt hali: hat+gelassen
Ich lassen meine Tasche zu Hause.
Ich habe meine Tasche zu Hause gelassen.
Çantamı evde bıraktım.
Ich lasse das Rauchen.
Ich habe das Rauchen gelassen.
Sigara içmeyi bıraktım.
2)lassen: A2 seviyesinde görülen bir konudur. Bir işi başkasına yaptırmak, ettirgen fiil olarak kullanılır.
Yardımcı fiil olur; esas fiil, mastar halde sona gider.
Ich lasse mein Auto reparieren.
Arabamı tamir ettiriyorum.
Perfekt'te ise; esas fiilden farklı olarak; hat + esas fiilin mastar hali + lassen fiilinin mastar hali kullanılır.
Ich habe mein Auto reparieren lassen.
Arabamı tamir ettirdim.
3)lassen: izin vermek-vermemek
Yardımcı fiildir.
Ich lasse meine Tochter mit dem Computer spielen.
Ich habe meine Tochter mit dem Computer spielen lassen.
Perfekt > hat + fiil mastar + lassen
yardımcı fiil olarak kullanıldığı durumlarda perfekt aynı şekilde...
4)sich lassen: Pasif bir anlam verir. "...-ebilir, ...-abilir" anlamlarını verir.
Das Fahrrad lässt sich nicht mehr reparieren.
Bisiklet artık tamir edilemez.
Anlamı: "Das Fahrrad kann nicht repariert werden" cümlesi ile aynıdır.
Perfekt hali;
Das Fahrrad hat sich nicht mehr reparieren lassen.
Olumlu: Das Fahrrad lässt sich reparieren
Das Fahrrad hat sich reparieren lassen.
Bisiklet tamir edilebilir/... tamir edilebilirdi.