lch soll
du sollst
er, sie, es soll
wir sollen
ihr sollt
sie sollen
Sie sollen
Sollen örnek yardımcı fiilin anlam ve kullanıldığı yer yönünden müssen mecbur olmak örnek fiili ile biri birine karıştırmayınız. Sollen lügat anlamıyla mecbur olmak manasına gelmekle beraber burada adı geçen mecburiyet daha ziyade zayıf olup bizden veya karşımızdakinden bir eylemin yapılmasını ister. O halde sollen in kullanıldığı yerlerde kesin bir mecburiyet yoktur.
Bilhassa dini, insani, toplum, görgü veya ahlak kuralları yönünden bir emrin yerine getirilmesi istenir ya da hatırlatılırsa., bu gibi cümlelere sollen girer.
Hırsızlık yapma (günahtır, yasaktır). - Du sollst nicht stehlen.
Yalan söyleme (yalan söylememelisin). - Du sollst nicht lügen.
Senin terbiyeli olman lazım. - Du sollst anständig sein.
Müssen ve sollen fiilleri arasındaki farkı daha iyi anlayabilmemiz için bir başka örnek verelim. Hepimizin bildiği trafikte bir şoförün harfiyen riayet etmesi gereken bazı trafik işaretleri bulunur.
Bunlardan bazıları:
Stop- dur, Halteverbot - durma yasağı
Bu guruba giren işaretlere Verbotsschilder yasak işaretleri denir. Yasak işaretlerinin bulunduğu yerlerdeki emir tamamen kesindir. Bu işaretlerin olduğu yerlerde karşı tarafa bir ikaz yapılırken müssen kullanılır.
Senin yol hakkına dikkat etmen gerekir (mecbur). - Du musst die Vorfahrt achten.
Sizin kırmızıda durmanız mecburidir. - Sie müssen bei Rot anhalten.
Ayrıca bu kesin yasak işaretlerinin yanı sıra trafik ikaz işaretleri de vardır. Bu işaretlere riayet etmek o şoförün insancıl yönden uyması gereken bir mecburiyettir. Hastahane okul ve çocuk yurtlarının
önünden geçen yollarda bu gibi trafik işaretlerine rastlanır. Bu trafik işaretleri şoförden; hastahane önünden geçerken arabasını biraz yavaş sürüp gürültü yapmamasını, çocuk yuvasının önünden
geçerken, arabasını hızlı sürüp bir çocuğun trafik kazasına kurban gitmemesi için arabasını yavaş sürmesini ister. Buradaki mecburiyet daha ziyade vicdani olup karşı tarafın ve bunun yanında doğacak
bir tehlikeden şoförü kurtarmak için yapılan bir ikaz veya insani bir hatırlatmadır. Almancada bu gaye için kullanılan trafik işaretlerine Gebotsschilder denir. İşte bu işaretlerin bulunduğu yerlerde
karışımızdakini ikaz etmek istersek sollen yardımcı fiilini kullanırız.
Siz burada arabanızı yavaş sürmelisiniz. - Sie sollon hier langsam fahren
Konu ile ilgili diğer örnekler:
1. Sizin bana yarın haber vermeniz lazım. -Sie sollen mir morgen Bescheid sagen. Bescheid
sagen - haber vermek
2. Bizim Emniyet tüzüğüne riayet etmemiz lazım. -Wir sollen die Sicherheitsvorschriften beachten.
3. Sen biraz sabır etmelisin. - Du sollst etwas Geduld haben.
4. Ne diyeyim? - Was soll ich sagen?
5. Ne yapayım? - Was soll ich machen?
6. Ben size nasıl yardım edeyim? - Wie soll ich lhnen helfen?
7. O yarın bana gelsin. - Er soll morgen zu mir kommen.
8. Sen bunu iyice düşün taşın. - Du sollst dir das genau überlegen.
9. O ne yapacağını bilmiyor. - Er weiss nicht, was er machen soll.
10. Evet diyeyim mi? - Soll ich ja sagen?
11. Satın alayım mı? - Soll ich kaufen?
12. içeyim mi? - Soll ich trinken?
13. Sana inanayım mı? - Soll ich dir glauben?
du sollst
er, sie, es soll
wir sollen
ihr sollt
sie sollen
Sie sollen
Sollen örnek yardımcı fiilin anlam ve kullanıldığı yer yönünden müssen mecbur olmak örnek fiili ile biri birine karıştırmayınız. Sollen lügat anlamıyla mecbur olmak manasına gelmekle beraber burada adı geçen mecburiyet daha ziyade zayıf olup bizden veya karşımızdakinden bir eylemin yapılmasını ister. O halde sollen in kullanıldığı yerlerde kesin bir mecburiyet yoktur.
Bilhassa dini, insani, toplum, görgü veya ahlak kuralları yönünden bir emrin yerine getirilmesi istenir ya da hatırlatılırsa., bu gibi cümlelere sollen girer.
Hırsızlık yapma (günahtır, yasaktır). - Du sollst nicht stehlen.
Yalan söyleme (yalan söylememelisin). - Du sollst nicht lügen.
Senin terbiyeli olman lazım. - Du sollst anständig sein.
Müssen ve sollen fiilleri arasındaki farkı daha iyi anlayabilmemiz için bir başka örnek verelim. Hepimizin bildiği trafikte bir şoförün harfiyen riayet etmesi gereken bazı trafik işaretleri bulunur.
Bunlardan bazıları:
Stop- dur, Halteverbot - durma yasağı
Bu guruba giren işaretlere Verbotsschilder yasak işaretleri denir. Yasak işaretlerinin bulunduğu yerlerdeki emir tamamen kesindir. Bu işaretlerin olduğu yerlerde karşı tarafa bir ikaz yapılırken müssen kullanılır.
Senin yol hakkına dikkat etmen gerekir (mecbur). - Du musst die Vorfahrt achten.
Sizin kırmızıda durmanız mecburidir. - Sie müssen bei Rot anhalten.
Ayrıca bu kesin yasak işaretlerinin yanı sıra trafik ikaz işaretleri de vardır. Bu işaretlere riayet etmek o şoförün insancıl yönden uyması gereken bir mecburiyettir. Hastahane okul ve çocuk yurtlarının
önünden geçen yollarda bu gibi trafik işaretlerine rastlanır. Bu trafik işaretleri şoförden; hastahane önünden geçerken arabasını biraz yavaş sürüp gürültü yapmamasını, çocuk yuvasının önünden
geçerken, arabasını hızlı sürüp bir çocuğun trafik kazasına kurban gitmemesi için arabasını yavaş sürmesini ister. Buradaki mecburiyet daha ziyade vicdani olup karşı tarafın ve bunun yanında doğacak
bir tehlikeden şoförü kurtarmak için yapılan bir ikaz veya insani bir hatırlatmadır. Almancada bu gaye için kullanılan trafik işaretlerine Gebotsschilder denir. İşte bu işaretlerin bulunduğu yerlerde
karışımızdakini ikaz etmek istersek sollen yardımcı fiilini kullanırız.
Siz burada arabanızı yavaş sürmelisiniz. - Sie sollon hier langsam fahren
Konu ile ilgili diğer örnekler:
1. Sizin bana yarın haber vermeniz lazım. -Sie sollen mir morgen Bescheid sagen. Bescheid
sagen - haber vermek
2. Bizim Emniyet tüzüğüne riayet etmemiz lazım. -Wir sollen die Sicherheitsvorschriften beachten.
3. Sen biraz sabır etmelisin. - Du sollst etwas Geduld haben.
4. Ne diyeyim? - Was soll ich sagen?
5. Ne yapayım? - Was soll ich machen?
6. Ben size nasıl yardım edeyim? - Wie soll ich lhnen helfen?
7. O yarın bana gelsin. - Er soll morgen zu mir kommen.
8. Sen bunu iyice düşün taşın. - Du sollst dir das genau überlegen.
9. O ne yapacağını bilmiyor. - Er weiss nicht, was er machen soll.
10. Evet diyeyim mi? - Soll ich ja sagen?
11. Satın alayım mı? - Soll ich kaufen?
12. içeyim mi? - Soll ich trinken?
13. Sana inanayım mı? - Soll ich dir glauben?
Son düzenleme: