Almancada bağlaçların doğru kullanımı, cümlelerin anlamını doğrudan etkiler. Bu bağlaçlardan biri de “sondern”’dir. Türkçeye “bilakis, aksine, tam tersine” şeklinde çevrilen “sondern”, kendisinden önceki olumsuz cümleyi, ardından gelen olumlu cümleye bağlar.
 Buradaki en önemli fark şudur: “aber” genellikle olumlu → olumsuz yapıda kullanılırken, “sondern” olumsuz → olumlu yapıda kullanılır.
 Burada “das ist” ikinci kez söylenmek zorunda değildir. Aynı Türkçedeki gibi kısaltma yapılabilir.
				
			1. Olumsuz Cümleyi Olumlu Cümleye Bağlamak
“Sondern” bağlacı, önce bir şeyi reddeder, ardından doğru olanı ifade eder. Bu kullanımda “sondern”den önce virgül getirilir.
 Ist das ein Apfel? – Nein, das ist kein Apfel, sondern eine Birne.
 Bu bir elma mı? – Hayır, elma değil, aksine armuttur.
 Er ist nicht müde, sondern sehr energisch.
 Yorgun değil, aksine çok enerjik.
 Nicht Thomas, sondern Johann gewann den ersten Preis.
 Birincilik ödülünü Thomas değil Johann kazandı.
2. Özne ve Yüklemi Tekrarlamadan Kullanmak
Eğer özne ve fiil ortaksa, ikinci cümlede tekrar edilmez. Bu durum cümleyi daha akıcı ve doğal hale getirir.
 Das ist kein Apfel, sondern (das ist) eine Birne.
 Bu bir elma değil, aksine armuttur.
3. Vurgu İçeren Kullanımlar
“Sondern” sadece nesneleri değil, durumları, kişileri veya yerleri de karşılaştırmak için kullanılır.
 Es braucht nicht nur Talent, sondern auch Disziplin.
 Sadece yetenek değil, disiplin de gereklidir.
 Delfine sind keine Fische, sondern Säugetiere.
 Yunuslar balık değil, memelidir.
 Diese Entscheidung fällt aber nicht in Brüssel, sondern in Berlin.
 Bu karar Brüksel’de değil, Berlin’de verilecek.