Almanca'da birini bir etkinliğe davet etmek ya da birlikte bir şey yapıp yapmayacaklarını sormak oldukça yaygındır. Bu tür ifadeler, samimi ve doğal bir sohbet ortamı oluşturur. Aşağıda, en çok kullanılan kalıplar ve örnek cümlelerle adım adım anlatıyorum.
1. Birlikte Bir Şey Yapmak İstermisin? – Möchtest du …?
Gündelik Almanca'da, birine bir şey yapmak isteyip istemediğini sorarken
möchtest du (… ister misin?) yapısını kullanırız. Bu kalıbı şu şekilde örneklendirebiliriz:
- Möchtest du ins Kino gehen?
Sen sinemaya gitmek ister misin?
- Möchtest du mitkommen?
Sen de bizimle gelmek ister misin?
2. “Gitmek” Fiiliyle Kullanılan Sosyalleşme İfadeleri
Almancada
gehen (gitmek) fiilini farklı etkinliklerle birleştirerek pek çok tanıdık durum ifade edebiliriz:
| Almanca İfade | Türkçesi |
|---|
| in eine Ausstellung gehen | sergiye gitmek |
| etwas trinken gehen | bir şeyler içmeye gitmek |
| schwimmen gehen | yüzmeye gitmek |
| spazieren gehen | yürüyüşe çıkmak |
| ausgehen | dışarı çıkmak |
| zuhause bleiben | evde kalmak |
Örnek cümle:
- Er geht nach der Arbeit etwas trinken.
İşten sonra bir şeyler içmeye gidiyor.
- Ich bleibe heute zuhause.
Bugün evde kalıyorum.
3. Zamanı Sorma ve Plan Teklifi
Sosyalleşmenin temel taşlarından biri karşı tarafın uygun zamanını bilmektir:
- Hast du am Sonntag Zeit?
Pazar günü vaktin var mı?
Karşı tarafın hafta sonu planını sormak için:
- Was hast du am Wochenende vor?
Hafta sonu için planın nedir?
Bir öneri sunarken:
- Hast du Lust, ins Café zu gehen?
Kafeye gitmek ister misin?
4. Randevu Ayarlama ve Erteleme Kalıpları
Davet ya da buluşma planı yapılırken şu fiiller oldukça işe yarar:
- abholen → gidip almak
Thomas holt dich ab.
Thomas gelip seni alır.
- anrufen → telefonla aramak
Ruf mich an, wenn du ankommst.
Vardığında beni ara.
- verschieben → ertelemek
Können wir unser Treffen verschieben?
Toplantımızı erteleyebilir miyiz?
- Ich kann nicht.
– Yapamam / Olmaz.
Es tut mir leid, ich kann an dem Tag nicht.
Üzgünüm, o gün gelemeyeceğim.
5. Doğal Hangout ve Reddetme Tepkileri
Almancada bir etkinliğe katılmamak ya da hayır demek gerektiğinde nazik yanıtlar da bulunur:
- Ich kann nicht. – Yapamam.
- Nein, danke. – Yok, teşekkürler.
- Lass mich darüber nachdenken. – Biraz düşünmeme izin ver.
Ayrıca gündelik sohbetlerde geçen “Pazar günü müsait misin?” gibi sorulara yanıt vermek de iletişimi güçlendirir.